12 Mayıs 2009 Salı

MERHABA GAZELİ,YUSUFUN DİLİNDEN

ey örtüsüne bürünen gece kadar güzel sevgili

şimdi gerçekleşen bir rüya,tamamlanmış bir fetihsin bana

merhaba ey yollarına döküldüğüm

fethi cana safa gelen merhaba

ey akıncılarımı barındıracak şehir

benim şehrim merhaba

boyuna kanıyor,nasıl süzülüyorsa,akıyorsa nil

ehramlar şehrinden

öylece akıyorsun içimdeki şehirden.

şehirler ki tüm tebaası sen

şehirler ki tebaaya hayat veren sen

şehirler ki en girilmez kapıları sana ram olmuş

benim efendim merhaba

en alt basamakdan yola çıkıp da

on sekiz bin alemin kendisi olan merhaba

çok mu yoruldun gecenin ordularını aşarken

çok mu çıkmazlardan geçti yolun bana gelirken

gözlerimle gören deniz,gözleriyle

ağladığım merhaba

ey yağmurun sevgilisi

ey mısırın yorgunve siyah gülü

ırmak olarak bana akacaksın unutma,

gül dikenine dayayıpta sinemi

öleceğim unutma

ey arka bahçelerin incisi

ey adım adıyla bile yazılacak olan merhaba

seni buldum tamamlandım merhaba

şimdi üzerinden güneş geçen aydınlık bir duvara

parmağımın ucuyla

bir Z çizdim,ben:YUSUF

yanına bir Ü,sonra bir L

sonra bir E,sonra Y,ve HA

ZÜLEYHA

MERHABA

bir nar çiçeğine yürüdüm mevsimler boyu

bir çöl yorgunluğu çöktü üstüme

bir vaha sekinesi indi kalbime

kuyunun dibindeyim kervanlar bulsun istemem

gömleğim kanlar içinde

köle pazarlarında satıldım ya

sensiz geçer akçem yok aşk mezadında

ah benim devletim,ah benim ülkem

benim ömrüm

merhaba

BEN,YUSUF,SINANMIŞ BİR KALBİN SAHİBİYİM

ŞÖYLE BUYUR,BU KALP SENİN EFENDİM

ŞİMDİ BEN,YUSUF,TUT Kİ MISIRA AZİZİM,EFENDİYİM

BOYNYMDAKİ KÜNYEDE HALA VASFIM YAZILI:
ZÜLEYHA YA KÖLEYİM

nazan bekiroğlu

yusuf ile züleyha

kalbin üzerinde titreyen hüzün

(BİZİM İÇİN..)

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Çok güzel <3