26 Eylül 2009 Cumartesi

Elif Şafak / Aşk


Elif Şafak’ı ilk olarak Babam ve Piç kitabında tanımıştım. Sanırım herkes Elif Şafak ismini ilk olarak bu kitapta duymuştur. Bunun nedeni kitabın içeriği nedeniyle bayağı bir gündemde kalmasıydı. Nedense bizde hep başkaların sözünden hareketle insanlar hakkında kafamızda bir ön yargı, bir şekil oluştururuz ve o hep bu şekilde kalır. Elif Şafak benim kafamda Türklere hakaretten dava açılan birisi olarak kaldı ve bundan sonraki kitaplarında hep bunu göz önünde bulundurarak hiçbir kitabını okumaya yönelmedim; aşk kitabını okuyana kadar.Aslında bu kitabı da pek merak etmedim ama nedense bu kitabı herkesin elinde görünce ve arkadaşlarımın bu kitap hakkında konuşmaları içimde bir merak uyandırmaya başladı ve beni bu kitabı almaya yöneltti. Sırf merak diye alacağım kitaba 20 lira verecek halim yoktu. Okuyup merakımı giderecektim sonra da büyük ihtimal kitaplığımda tutmayacaktım. Bu yüzden korsanını aldım ve okumaya başladım.Okumaya başladığım andan itibaren elimden bırakmak istemediğim bir kitap oldu Aşk kitabı.Herkese de tavsiye edeceğim bir kitaptır.

Aşk kitabı Ella ve Aziz aşkından daha çok Şems ile Rumi arasında muhabbetler diyaloglar hoşuma gitti ve herkesin içinde bir sufilik aramaya yöneltti. Daha sonra Şemsin 40 kuralını herkesin bilmesi gerekir bence.Benim bu kurallardan en çok hoşuma gideni ise 40. kural oldu:

”Aşksız geçen bir ömür beyhude yaşanmıştır. Acaba ilahi aşk peşinde mi koşmalıyım, yoksa dünyevi, semavi ya da cismani diye sorma!Ayrımlar ayrımları doğurur. Aşk’ın hiçbir sıfat ve tamlamaya ihtiyacı yoktur.
Başlı başına bir dünyadır aşk. Ya tam ortasındasındır, merkezinde ya da dışındasındır, hasretinde.”

Hani aşkı hiçbir kelime açıklayamaz aşkın tanımı yok derlerdi ya bence bu kural tamda aşkın tanımıdır.

İlk işim bu kitabın orijinalini almak olacak korsanı tavsiye etmiyorum sonuçta bir emek var ve insan bu emeğin karşılığını da almak ister be nedenle korsana hayır diyelim.Benim bunu demem biraz abes çünkü bende korsan alıyorum ama istemeye istemeye alıyorum fakat daha sonra korsan aldığım kitapların hepsinin orijinal kitaplarını alacağıma söz verebilirim.


Mehmet Adın

6 yorum:

Zehra Fındıklı dedi ki...

okumalıyız
okumalısınız
okumalılar...

cografyacı dedi ki...

aynen Zehra abla ayrıca okutmalıyız :)

Unknown dedi ki...

kitap hakkında safsata eleştiriler yapanları kınıyor ve hiçbir eleştirmenn heykeli dikilmemiştir diyorum
çok güzel bir okudum sonra çizdiğim yerleri bir daha okudum her kuralı günlüğüme yazıp kendimce yorumladım en son blogda yayınladım
http://sensizyildizlarabakamam.blogspot.com/2009/05/elif-safakin-askindan-kirk-kural-gonlu.html

cografyacı dedi ki...

Benimkisi sadece bir görüş okudugum kitap hakkında yorum yapma gibi birşey eleştiri adı altında yazılmış birşey değil ki eleştiri bence çok önemlidir heykeli dikilmemişse insanlar eleştirilme konusunda henüz o olgunluga gelmemiş demktir ...

Adsız dedi ki...

http://inflack.blogspot.com/2009/07/cidden-ask.html

bu da benim yorumumdu ki yazarken kitap henüz bitmemişti bile. bu arada lâ sonsuzluğun hecesi'ni de almaya karar verdim sayenizde.

cografyacı dedi ki...

sizin yazıyıda okudum gayet akıcı:) birde gay muhabettini bende çok yaşadım Şemsle Rumi arasındaki farklı bir aşk olduğunu anlatana kadar ölüyorum..Ayrıca Sonsuzluk hecesini bencede okuyun ya da siz Nazan Bekiroğlunun bütün kitaplarını okuyun iyi edebiyatçıdır.. :)