24 Temmuz 2010 Cumartesi

Tevazu Örneği Hallacı Mansur


İdâm edilmeden önce halk taş atmaya başladı. Atılan taşlara hiç ses
çıkarmıyor, hattâ tebessüm ediyordu. Bir dostu, taş yerine gül attı. O
zaman Mansûr hazretleri inledi. Sebebi sorulduğunda; "Taş atanlar beni
yakînen tanımayanlardır. Tabiîdir ki halden anlamazlar. Halden
anlayanların bir gülü bile beni incitti." cevâbını verdi.

~♣~~♣~~♣~~♣~~♣~


Ellerinden, bacaklarından sonra dilini de kesmek istediler. İzin isteyip; "Allah'ım, bana senin için bu işkenceyi revâ görenlere rahmet et! Senin rızân için beni elimden, ayağımdan, gözlerimden, başımdan, canımdan ayıran bu kullarını affet!" diye yalvardı.



10 yorum:

Pabuc dedi ki...

Ne büyük bir ruh..Ne güzel bir insan..

gelibolu17 dedi ki...

Çok etkileyici:Allah onlardan razı olsun.
Hallacı Mansur hz türbesi geliboluda biliyomusunuz?tabi aynı kişiyse...
sevgiler selamlar

gelibolu17 dedi ki...

Hallac-ı Mansur Türbesi Çanakkale Geliboludadır. Ancak asıl mezarı Irak'ta Bağdat'tadır. Yedi ayrı yerde makamı bulunmaktadır. Gelibolu'daki Hallac-ı Mansur Türbeside bunlardan birisidir. Yıllar üzerinden geçtikten sonra yıpranmış ve birkaç kez onarılmıştır.

Beldelerin güzeli,cihad yeri Gelibolu'dan sevgiler selamlar olsun:)

cografyacı dedi ki...

: blog kardeşim aynen öyle ya dedim ya tam bir tevazu örneği...


Hmm ben sadece bağdatta biliyordum çünkü Mansur yakılıp küllerini bir nehre attıklarını duymuştum...Demekki Gelibolu da artık ziyarete geliriz...

Bizden de Gelibolu ya selam olsun :)

Unknown dedi ki...

Mansur değil can söyledi can İçre cânân söyledi Ol Rûh-u sultan söyledi keşf eyleyip esrarını

Demek ki Mansur değil ruhu söyledi. Nemrut da "Enel-Hak" dedi. Ama Nemrud'un nefsi söyledi

Unknown dedi ki...

Bak şu Mansur’un işine Halkı üşürmüş başına Ene’l-Hakk’ın firaşına Düşenlere(Düşenlerde) timar olmaz

Unknown dedi ki...

Söyleyen Mansur değil, Mansur'un ağzından Allah konuşmuş. Olur mu böyle şey, Olmazsa Cenâb-ı Hakk kudsi hadisinde: "Konuşan dili benim." buyurmuyor mu... Kul Allah'ın sıfat nuruna ulaşırsa Allah'ın sekiz sıfat ı kulda tecelli eder. Onun için Cenâb-ı Hakk: "Konuşan dili benim dilim, işiten kulağı benim kulağım, gören gözü benim gözüm, uzanan eli benim elim, düşünen aklı benim aklım" buyuruyor. Kim bunlar: Velîler. Kim bunlar: iradesinden geçmiş, Allah'ın kudretine, kuvvetine dahil olmuş.

Unknown dedi ki...

Kalbin masivadan arınarak Hakk'ın esma, sıfat ve zılâl nûrlarına ayna olması sonucu meydana gelen şiddetli sevgi ve aşk sebebiyle salik, akis ve gölgeleri Hakk'ın kendisi zanneder. Hallac'ın "Ene'l-Hakk" dediği makam burasıdır. Elini ateşe sokan kişinin yandığında can havliyle: "Yandım, ateş oldum." demesi nasıl mecazi bir hakikati ifade ediyorsa ve bu söz; söyleyenin gerçekten ateş olduğunu göstermiyorsa "Enel-Hak" sözü de böyle bir mecazi idraktir. Kulun kendi fiil ve davranışlarını görmez olup kendisinde olan fillerin Allah'a aid olduğunu idrak etmesidir.

Unknown dedi ki...

uzun oldu hoşgörün çok selam az kelam

cografyacı dedi ki...

Hakikat Deryası çok güzel şeyler paylaşmışsınız Allah razı olsun...